EĞİTİM SİSTEMİMİZ | İlk İz Yuva
TÜRKÇE ENGLISH

EĞİTİM SİSTEMİMİZ

Okulumuzda eğitim sistemimiz Montessori Eğitim Yöntemi temelli olarak şekillendirilmiştir.

İlk İz Montessori Okulundaki yaşam alanını oluşturan her şey ve bütün eğitim programı çocuğun doğal gelişimine uygun olarak düzenlenmiştir.

Özellikle 2-6 yaş arasında ‘çocuk’ bizim yol göstericimizdir. Çocuğa seçim yapma, kendi kendisine çalışma, kendi hatasını kendi düzeltme özgürlüğü verilir. Çocuk, bilgiyi zihnini ve bedenini beraber kullandığı kendi aktiviteleri yoluyla kazanır.

Dünya Standartlarında Montessori Eğitimi

Çocuk, hata yaparak öğrenir ve kendi keşiflerini kendi yapar. Bu çevre içinde yetişkin olarak bizler, çocuğun doğal ortamında kendi kendisine çalışmasını son derece bilimsel bir gözle sürekli izleyerek var olan potansiyeli en yüksek düzeyde geliştirmesine yardımcı oluruz. Hazırladığımız ortamda eğitmenin rolü asistanlık yapmaktır. Eğitmen mümkün olduğunca az öğretir. Gerçek öğrenmeyi çocuk kendi aktivitesi sayesinde elde eder.

Çocuğun bir problemi kendi başına çözmesi kendine güvenini artıracaktır. Çocuklar kendi kendilerine sonuca ulaşabildikleri ve başarılı oldukları konuların daha da üstüne giderek başarılarını arttırırlar.

Özel olarak hazırlanmış materyaller çocuğa bu konuda yardımcı olmak içindir. Çocuk, duyusal materyaller ile somut dünyadaki soyut kavramları öğrenir ve beş duyusunu en üst düzeyde geliştirir. Matematik, dil, müzik, sanat, coğrafya, botanik, zooloji, tarih ve bilimdeki temel bilgileri alır. Dünyaya farklı bir bakış açısıyla bakmaya başlar.

Diğer bir açıdan baktığımızda, İlk İz Montessori Okulunda çocuk gerekli sosyal davranışları öğrenir. Hazırladığımız çevrede bulunan kurallar çocuğun uyumlu bir birey olarak toplumda yer alabilmesi için sağlam temeller oluşturan yol göstericilerdir. Çocuğa verdiğimiz özgürlüğün yanında disiplin, okullarımızda bulunan düzen ve organizasyonla sağlanır.
İlk İz Montessori Okulu eğitim sisteminin görünmez parçaları diyebileceğimiz bu düzen sayesinde çocuk günlük hayatında bazı kurallara uyarak doğal bir süreç içerisinde toplumsal değerleri karakterinin bir parçası haline getirir.

  1. Hiç kimse başkasına zarar verme hakkına sahip değildir.
  2. Her birey kendi kendine çalışma hakkına sahiptir fakat bu özgürlüğü başkalarının özgürlüğüne zarar veremez. Bu sayede çocuk başkalarına saygılı olmayı öğrenir.
  3. Okullarımızda her materyalden yalnız bir adet vardır ve eğer çocuğun çalışmak istediği materyali başkası kullanıyorsa beklemek zorundadır. Aynı zamanda materyalle o anda çalışan çocuk bilir ki; kendisinden sonra bir başkası da o materyalle çalışacak. Bu sebeple çalışması bittikten sonra o materyali kullanmaya tam hazır şekilde rafa kaldırmak da materyalle çalışmanın gereklerindendir. Bu sayede çocuk çevresine saygı duymayı öğrenir.
  4. Eğer bir çocuk bir materyal ile konsantre olmuş çalışıyorsa hiç kimse onu rahatsız edemez veya elindekini alamaz. Bir başkasının çalışmasına saygı göstermek zorundayız. Her çocuk bilir ki; hiçbir engellemeyle karşılaşmadan çalışmasını sürdürebilir. Bu da kendine saygı duyma bilincini beraberinde getirir.